CUNTA HEVESLİLERİNE TARİHTEN İKİ İBRETLİK Mesaj
Aslında yapılan geleneksel ve rutin olsa da meselenin kamuoyuna aksetmesi/aksettirilmesi törende geleneksel TSK disiplininin dışına çıkılmasıdır.
İktidar ve muhalefet tarafından konuya bakışları ve buna göre tepkilerde farklı olsa da yapılanla ilgili olarak inceleme başlatıldı.
MAZİDEN DERS ALANIN ATİSİ ABAT, AKSİNİ YAPANIN/YAPANLARIN İSE BERBAT OLUR!!!
30 Ağustos günkü Kara Harp Okulu mezuniyet töreninden sonra kılıç çekip yemin eden ve "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" diyen teğmenlerin maksatlarının ne olduğunu niyet okuma gibi bir meziyetimiz olmadığından bilmemiz mümkün değil.
Fakat Türk ve dünya askeri tarihine bakıldığında millet tarafından seçilen iktidarlara karşı yapılan kanun dışı eylemlerle verilen maddi ve manevi zararlarda ayın 14 ‘ü gibi ortadadır.!!!
Bundan dolayı maziden mutlaka ders alınmalı.
Maziden ders alanların atilerinin abat!!!, aksini yapanlarınkinin ise berbat olduğuna tarih şahittir.!!!
DARBE DÜŞÜNEN VEYA İMA EDENLERE 2 BAŞ KOMUTANDAN İBRETLİK MESAJ!!!
Mesajın ikisi de dünyada ordular arasında” Emir Komuta” prensibiyle bilinen dosta güven düşmana korku veren ,NATO ’nun da ikinci en güçlü ordusu olan Türk Silahlı Kuvvetlerimizin baş komutanlarına ait.
İlk Mesaj günümüzden 115 yıl, ikincisi ise 64 yıl öncesinden.
İki ikazı da yapan TSK’nın başkomutanları.
115 yıl önceki ikazı yapan TSK kurumu tarafından ebedi baş komutan olarak kabul edilen milletinde ortak değeri Milli Mücadelemizin lideri ve Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu ilk Cumhurbaşkanımız Atatürk’ ten.
Atatürk 115 yıl önce bizzat asker olarak hem de henüz Yüzbaşı rütbesindeyken 22 Eylül 1909 da Trablusgarp delegesi olarak katıldığı Selanik'te, İttihat ve Terakki Cemiyetinin 2. Büyük Kongresinde yaptığı konuşmada;
"...Ordumuzun içinde bulunan Cemiyet arkadaşlarımız, politikada devam etmek istiyorlarsa, ordudan çıkmalı ve Cemiyetimizin halk içindeki teşkilâtı arasına girmelidirler.
Bu suretle gün bile kaybına meydan vermeyerek, ordumuz politikadan uzaklaşmalıdır.
Ve ordu içinde kalacak dostlarımız da, artık politika ile meşgul olmamalı ve bütün gayretlerini ordumuzun kuvvetlenmesine çevirmelidirler.” diyor.
Tarihten ikinci Mesaj ise 26 Mayıs 1960 günü Türkiye Cumhuriyeti’nin 10. ve dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Rüştü Erdelhun ‘a ait.
Paşa askerin iktidarların değil devletin kurum olduğunu ve eğitimlerini ülkenin savunmasını yapmak üzere aldıklarından buna göre yetişenler gibi ülkeleri idare edemeyeceklerini belirttikten sonra ;
"1912'de Balkan Harbi'nde Silahlı Kuvvetler İttihatçı ve İtilafçı diye ikiye bölündü. Emir komuta ve idarenin muhal olması neticesinde Osmanlı İmparatorluğu parçalandı.
Bütün bu misaller askerlerin mesleklerinden gayri bilmedikleri ve rejimin kendilerine vermediği hakları zorla alarak ya aşırı milliyetperverlik ya da birden, sıfırdan yüze çıkabilmek için yaptıkları hareketlerdir.” Dedikten sonra askerin siyaset girmesinin dünyada sebep olduğu olumsuzlukları belirttiği konuşmasının devamı aklı izanı olanlar tarafından somut dersler veriyor.
Paşa “1941'de İkinci Dünya Harbi'nde Japonlar, Amerikalılar ‘la anlaşmaya çalışırken silahlı kuvvetlerin tazyiki ile Pearl Harbor Baskını yapılarak Amerika ile harbe tutuşmuş ve neticesinde mağlup olup kayıtsız şartsız teslim olmuşlardır.
Yunan Silahlı Kuvvetleri'nin Geminis hükûmetine müdahalesi neticesinde İstiklal harbinde mağlup olmuşlardır.
İtalyan ordusunun Mussolini ile faşizme kayması neticesinde silahlı kuvvetler siyasete girmiştir.
1935'te Japonya Silahlı Kuvvetleri bütçesinin zayıf tutularak gerekli askerî silah ve malzeme teçhizatının temin edilmemesi nedeniyle maliye bakanını öldürmeleri neticesi, Japonya'nın mali buhranlara uğramasına neden olmuştur." Diyor.
Darbeye taraf veya karşı olunması bir yana millet iradesi dışında akla gelebilecek her türlü ima ve düşüncede olanlarında Atatürk ve 10. Genelkurmay Erdelhun’un verdikleri mesajdan ders almaları.
TÜM ATANMIŞ VE SEÇİLMİŞ KALKIŞMASI İLE SULTASINDAN KURTULUŞUN ÇARESİ YENİ ANAYASA!!!
TBMM ve hükümet tarafından zaman geçirilmeden milleti tüm atanmış ve seçilmişlerin efendisi yapan ve tüm seçilmişlerle atanmışların yetki ve sorumluluklarını en net şekilde belirleyen tam sivil ve tam demokratik anayasanın zaman geçirilmeden yapılmasında.
Bu Teğmen olayı içinde maziden mutlaka dersin çıkarılarak bu çerçevede gerekenin yapılması istikbalimizin olmazsa olmazı olduğunun unutulmaması dileğiyle
Yorumlar
Son Haberler