Söze Simon Kuper’in 1994 yılında İngiltere’de yayımlanan kitabı “Futbol ASLA sadece FUTBOL değildir” (Football Against the Enemy) ile başlamak istiyorum.

Kim bu Avusturyalılar ve Almanlarla bunların birbirleri ile iltisakı ne?

Bu sorunun cevabını vermeden önce kısa bir tarih hatırlatması yapalım.

İşe 1273’ten itibaren “Kutsal Roma-Germen imparatorluğu” aralıklı da olsa sürekli yönetmiş ve Avusturya Arş düklüğünü kesintisiz yöneten HABSBURG HANEDANLIK tarihini hatırlamakla başlayalım.

Ada Avrupa’sından (İngiltere) YORG hanedanlığı ne ise kıta Avrupa’sından HABSBURG hanedanlığı odur. Bugün Avrupa’daki hala hüküm süren birçok hanedan üyesi bu aileye bağlıdır.

Bizim tarihi unuttuğumuza bakmayın Avrupa zihniyeti kendi tarihini unutmaz, 1683 II. Viyana kuşatmasından yarım kalan hesabı bir gün mutlaka tamamlayacaklar KORKUSU hala zihinlerinde sıcak ve canlıdır.

Bu hanedan Otto Von Bismack’ın 1871’de KÜÇÜK ALMAN DEVLETLERİNİ birleştirene kadar devam etti sonunda hükümranlık Hohenzollern hanedanlığına geçti.

Keza 1.Dünya savaşında çizilen SİYASİ SINARLARA aldanmayın çünkü bu ülke sınır çizgileri değişse de ZİHNİYETLERİ asla değişmez.

Bu zihniyet 28 Haziran 1914’te Avusturya-Macar veliahttı olan Habsburg hanedanından Franz Ferdinand’ın öldürülmesi ile milyonlarca insanın ölümüne yol açan 1. Dünya savaşını başlatmıştır.

Aradan 30 yıl bile geçmeden yine aynı topraklarda FAŞİST ve IRKCI zihniyet sadece Avrupa’da 11 milyon insanın ölümüne yol açan 2. Dünya savaşını başlatmaktan çekinmemiştir.

Ne kadar ironiktir ki 2. dünya savaşının yapıldığı topraklarla bugün FUTBOL TURNUVASININ yapıldığı topraklar aynı toprak zihniyet aynı zihniyet.

Etnik köken olarak aynı olan Almanya ve Avusturya siyasi sınırları farklı olsa da aslında ULUS DEVLET hayali ile yaşayan aynı millettir.

Avrupa dalları yarı olsa da KÖKLERİ aynı olan ZAKKUM ağacı gibidir.

Bugünkü Almanya ile Avusturya hem DİLLERİ hem de DİNLERİ birdir.

Slavların ARYAN IRK üstünlüğünü savunan zihniyeti resmi olarak dillendirilmese de aslında De facto (fiili durum) olarak her zaman kendi içlerinde kabul edilmiştir.

Bugün Avrupalıların kendilerini ÜSTÜN KÜLTÜR olarak tanımlamasının altında aslında ÜSTÜN IRIK zihniyeti yatmaktadır.

Sözde MEDENİYETİN BEŞİĞİ olduklarını söyleyenlerin sahip oldukları görece olarak ekonomik ve teknolojik üstünlüğün verdiği ŞIMARIKLIKLI hemen her konuda söz söyleme hem de hüküm koyma hakkını kendilerinde görmektedirler.

İşte bu ŞIMARIKLIĞIN sonucu olarakta “Nasıl olurda TÜRKLER bizi yener ve bizden ÜSTÜN olurlar” ezikliğini kaldıramadılar.

Bize kendi tarihimiz olan OSMANLIYI kötülerken kendi KARANLIK tarihlerini KUTSAMALARI bundandır.

Oysa SUÇ olarak gördükleri BOZKURT işareti, ÜLKÜCÜ olmanın (KENDİ MİLLETİNİ SEVMENİN) bir göstergesidir, NAZİLER gibi kendi IRKINI ÜSTÜN görmenin değil.

Aslında bunlar resmen söylemeseler de 1959 da ilk müracaatımızı yaptığımız AB üyeliğine hala kabul edilmeyişimizin altında da işte bu zihniyet yatmaktadır.

Sayın Prof. Dr. Necmeddin ERBAKAN’ın ifadesiyle “Avrupa bir HIRİSTİYAN KULUBUDÜR” ve kendilerinden olmayanları asla kabul etmeyeceklerdir.

 Bu tespiti bizim kiminle karşı karşıya olduğumuzu unutmamamızı sağlıyor.

Sanırım aslında kimin HAKLI kimin SUÇLU olduğunu daha iyi anlatabildik.

Konuyu sözlerin en güzeli ile netleştirelim. “Sen onların dinlerine uymadıkça, Yahudiler de Hristiyanlar da senden asla memnun kalmayacaklardır”. (Bakara 120)

Şimdi anladınız mı BOZKURT işareti yapmanın neden SUÇ olduğunu.

Son söz

 Sen tarihini unutursan, ÜRENLER uluyanları SUÇLU sayar