Gözden kaçırmayın

Öğretmen geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusudur”Öğretmen geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusudur”

Ilkeli, kararli ve cesur sendikaciligin adresi Türkiye Kamu-Sen olarak tüm çalisanlarin 1 Mayis Emek ve Dayanisma Gününü en içten dileklerimle kutluyorum. Kurulusumuzdan bugüne kadar, hiç taviz vermeden kamu çalisanlarimizin hak ve menfaatleri için mücadele verdik, var gücümüzle çalisanimizin sesi olmaya devam ediyoruz.  Devletimizin temelini olusturan “muasir medeniyet” hedefine yürürken, “Milli hedef belli olmustur. Ona ulasacak yollari bulmak zor degildir. Denebilir ki hiçbir seye muhtaç degiliz. Yalniz bir tek seye çok ihtiyacimiz vardir: ÇALISKAN OLMAK” diyen Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün vizyonunu tasiyoruz.  Pandemi nedeniyle milletçe bir yili askin süredir çetin bir mücadelenin içindeyiz.  Özellikle kamu çalisanlari bu savasin en ön safinda yer alarak milletimize varliklarinin ne kadar önemli oldugunu göstermis ve sükür sebebi olmuslardir. Iste bu sartlarda çalisanlarimizin hak ettiklerini almalari için verdigimiz mücadelede sesimizin daha gür çikmasina vesile oldugu için 1 Mayis’i çok önemsiyoruz.   Ülkenin GSMH’dan herkesin adaletli pay alamamasi, gelir dagiliminin bozulmasina, haksizliga neden olmaktadir. Bu durum; açlik ve yoksulluk tehlikesiyle bas basa kalan ve çalistigi halde geçimini saglayamayan çogunlugun ortaya çikmasina vesile olmaktadir. Düsük ücret politikalari nedeniyle yoksulluk yalnizca issizlerin degil artik çalisan kesimin de en önemli sorunlarindan biri haline gelmistir.  Çalisanlarin haklarinin ilerletilmesi ancak örgütlü mücadele le mümkündür. Bu nedenledir ki 1 Mayis’in; emeginden baska hiçbir sermayesi olmayan çalisan, issiz, yoksul, esnaf ve hatta ev hanimlarinin bir araya gelerek haklari için seslerini yükselttigi ve güç birligi yaptigi gün olmasi gerektigi inancindayiz.   Içinden geçmekte oldugumuz bu zor günlerde, hayatimizin normal akisinda seyretmesi isçisinden memuruna, zanaatkarindan esnafina kadar her sart altinda fedakârca emek harcayan çalisanlarimiz sayesinde mümkün olmaktadir. Bugün salgina karsi en büyük gücümüz, basta saglik çalisanlarimiz olmak üzere bütün kamu görevlilerimizin ve çalisanlarimizin fedakâr hizmetleridir. Hepimizin saglik kaygisi nedeniyle evlerine kapandigi günlerde bile devletimizin posta, zabita, belediye, itfaiye, güvenlik, ulasim, vergi, tapu, tarim ve ormancilik, diyanet, egitim, saglik, kültür, sanat, elektrik, su, altyapi hizmetleri kesintisiz olarak devam ediyorsa elbette bunu canlari pahasina hizmet yürüten kamu görevlilerimize borçluyuz. Hal böyle iken, hizmetlerin devaminin saglanmasi için her platformda ifade ettigimiz gibi güvenceli istihdamin tek çare oldugu ortaya çikmaktadir.  Taleplerimizin basinda yer alan güvenceli istihdam modelinin, beyhude bir istek degil bir gereklilik oldugu görülmelidir.  Türkiye Kamu-Sen olarak “Memur Paketi” teklifimiz çalisma hayatinin acil sorunlarina çözüm getiriyor. Güvencesiz, kuralsiz çalismanin yayginlasmasina neden olan sosyal ve ekonomik politikalar nedeniyle azalan reel ücretlere çare de Memur Paketinde yer aliyor.  Pandemi sonrasinda özellikle çalisma hayatinin büyük bir dönüsüm yasayacagi ortadadir. Bu dönüsümün çalisanlarimiz aleyhine, güvencesizligi körükleyecek, ücretlerin düsmesine neden olacak sekilde gelismemesi için daha fazla örgütlenmeye ve her zamankinden daha fazla mücadeleye ihtiyacimiz olacaktir. Içinde bulundugumuz durum, yalnizca ülkemizin degil tüm dünyanin ortak sorunudur . Bizler bu sürecin haklarimizin kisitlanmasina degil emegin ve emekçinin degerinin anlasilarak haklarinin teslim edilmesine araci olmasini istiyoruz.  Isçisiyle, memuruyla, issizi ve emeklisiyle tüm çalisanlar olarak büyümesine katkida bulundugumuz milli gelirin hakça paylasilmasi, sosyal devlet ilkesinin hayata geçirilmesi ancak adaletsizlige “dur” diyen bireyler ve kurumlarin çogalmasiyla mümkün olacaktir. Bu çerçevede; • Öncelikle milletimiz için huzurlu ve insan onuruna yarasir bir yasam istiyoruz. • Yillardir eriyen maaslari nedeniyle zor günler yasayan kamu çalisanlarinin zararlarinin telafi edilmesi için ek zam verilmesini istiyoruz.  • Kamuda farkli statüde istihdam anayasanin esitlik ilkesine aykiridir. Esnek ve güvencesiz istihdam modellerinin kaldirilmasini, tüm kamu görevlilerinin kadrolu, aile birliginin teminat altina alindigi güvenceli bir istihdam sisteminde tek çati altina toplanmasini istiyor, “Devletin memuruna sifat olarak harfler ve rakamlar degil, Devletin kadrolu memuru sifati yakisir.” diyoruz.  • 657 sayili kanunda liyakat ve ehliyet esasli degisiklikler yapilmalidir. Her alanda adalet ve liyakatin esas alindigi, hak eden memurun hak ettigi göreve yükselebildigi bir sistem istiyoruz.   • Enflasyon kadar zam çikmazindan kurtulmak istiyoruz. Kamu görevlileri ve emeklilerin maaslarinda meydana gelen erime ek zam ile telafi edilmelidir. Bu sorunun kökten çözümü ise enflasyona endeksli degil enflasyon, büyüme ve refah payinin dikkate alindigi, maaslarin reel artisini hedefleyen ücret politikasi yürütülmesidir. Nimette de külfette de adalet istiyoruz. Büyümeden pay istiyoruz. Adil bir gelir dagilimi istiyoruz. • Ailesinin insanca yasamasina yetecek düzeyde ücret alan kamu çalisani görmek istiyoruz. • Ülkede tasarruf yapma imkânina sahip olmayan ve gelirinin tamamini geçimini saglamak için harcayan kesimin milli gelirden hak ettigi payi alabilmesi adil bir vergi ve ücret politikasiyla mümkündür. “Vergi politikalarinda hedef, herkesten kazandigi ile orantili vergi alinmasi olmali, kamu çalisanlarimizin aldiklari cüzi maas zamlari vergi dilimi nedeniyle yok olmamalidir. Bu nedenle kamu çalisanlarinin gelir vergisi oranlari %15’te sabitlenmelidir.” diyoruz.   • Kamu görevlileri ile birlikte tüm çalisanlarin örgütlenme, toplu sözlesme ve grev haklarini özgürce kullanabildigi bir ülke istiyoruz. • 2018 yilinda verilen sözün geregi yerine getirilmeli, 3600 ek gösterge ile ilgili çalismalarin taleplerimiz de göz önünde bulundurularak bir an önce hayata geçirilmesini istiyoruz.  • Memurlara yapilan bütün ek ödemelerin emekli maasi ve emekli ikramiyesi hesaplamasinda esas alinmasini ve emekliligin bir kâbus olmaktan çikarilmasini talep ediyoruz.   • Kamuda bayram ikramiyesi alamayan tek kesim olan memurlara da dini bayramlar öncesinde bayram ikramiyesi verilmesini istiyoruz.  • COVID-19’un meslek hastaligi sayilmasini ve COVID-19 nedeniyle hayatini kaybeden saglik çalisanlari ve kamu görevlilerinin sehit statüsünde degerlendirilmesini talep ediyoruz.  Türkiye Kamu-Sen olarak biz çalisma barisini saglamis, yönetime katilma hakki olan çalisanlar görmek istiyoruz. Gelecege güvenle bakan, birbirine saygili, mutlu, müreffeh, muasir medeniyet seviyesinin de üzerine çikmis bir toplum istiyoruz.  Dayanisma ruhu içinde bir araya geldigimiz, demokratik, ekonomik ve sosyal haklarimizi elde ettigimiz, adaletli bir yapi içinde, yeniden meydanlari bayraklarla ve sloganlarla doldurdugumuz 1 Mayislarda bulusmak dilegiyle, tüm çalisanlarimizin Emek ve Dayanisma Gününü kutluyoruz. Mehmet DEMIR Türkiye Kamu-Sen Afyonkarahisar Il Temsilcisi Afyon HABERI