Gözden kaçırmayın

Diş Enfeksiyonu Erken Doğuma Yol AçabilirDiş Enfeksiyonu Erken Doğuma Yol Açabilir

Türkiye Grup Psikoterapileri Dernegi Baskani Prof. Dr. Abdülkadir Çevik, pandemideki belirsizligin strese neden oldugunu stresin de bagisiklik sistemini çökerterek virüsün ölümcül etkisini arttirdigini söyledi. Pandemideki belirsizlik strese yol açiyor Prof. Dr. Abdülkadir Çevik, pandemideki belirsizligin strese neden oldugunu söyledi. TINGADER (Tüm Internet Gazetecileri ve Gazeteciler Dernegi), Prof. Dr. Abdülkadir Çevik’i agirladi. “Pandemide Birey ve Toplum Psikolojisi” baslikli konferans, Gazeteci-Yazar Müslüm Aktürk’ün moderatörlügünde, video sistemiyle gerçeklesti. Prof. Dr. Abdülkadir Çevik, büyük bölümünü Kovid-19’a ayirdigi sunumunda, bazi tramvalara karsi konulabildigini ancak virüs için böyle bir sinirlama olmadigini söyledi. Dis düsman için savunma pozisyonu alindigini, sinirlarin korundugunu vurgulayan Prof. Dr. Çevik, “Koronaya sinir koymak, savasmak olmuyor. Çünkü korona sinir dinlemiyor. Virüste tehdidin ne olacaginin bilinmemesi ise ciddi bir belirsizlige yol açiyor.” dedi. Belirsizlik streste, stresin de bagisiklik sistemimizi zayiflattigina dikkat çeken Prof. Dr. Çevik, böyle bir durumda virüsün ölümcül etkisini artacagini anlatti. Pandeminin bireyler ve toplumlar üzerinde büyük felaketlere yol açtigini belirten Prof.Dr. Abdülkadir Çevik, “Pandemide Birey ve Toplum Psikolojisi” baslikli konferansta sunlari söyledi: “Iki türlü travma vardir. Birincisi deprem, sel, firtina gibi Allah tarafindan gelen afetlerden sonra olusur ki, bu afetlerle dünyanin en gelismis ülkeleri bile bas edemiyor. Dolayisiyla afetler geçici oldugu için bu afetlerden kaynaklanan travmalar da kisa bir süre sonra geçiyor Ancak insan eliyle gelenler ise daha farkli. Terör, savas gibi insanlarin yol açtigi travmalar uzun süreli ve etkisi kalici oluyor. Çin’de baslayan koronada ise durum garkli. Virüsün zengin, soylu, isçi, devlet baskani ayrimi yapmadan vurabildigi görülünce bütün çatismalar bir tarafa birakilarak dünya birlikte hareket etmeye basladi. Ne zaman bitecegi belli olmayan, görünmeyen bir düsman olmasi bu birlikteligi hala sürdürüyor. Tabii burada asi rekabetinin, insanligin birlikte mücadele etme ruhuna gölge düsürdügünü de söylemeliyiz. Asi paylasimi insanlik ayibidir. HIÇBIR SEY ESKISI GIBI OLMAYACAK Asi bulunsa da kovid-19 yüzünden dünyada travmalar yasandi, yasanmaya devam ediyor. Diger travmalara bir sinir koyabilirsiniz. Fakat koronaya sinir koymak, savasmak olmuyor. Çünkü sinir dinlemiyor. Virüste ise tehdidin ne olacaginin bilinmemesi ciddi bir belirsizlige yol açiyor. Belirsizlik ise streste. Stres bagisiklik sistemimizi zayiflatir ve virüsün ölümcül etkisini artirir. Travma demek aci, kötü, kayip yasamak demektir. Kovid-19 dolayisiyla can kayiplari oldugu gibi sosyal hayatlarda da sinirli kayiplar oldu. Bu kayiplar görünmeyen bir düsman tarafindan yasatilmaktadir. MÜCEDELE HERKESI KAPSAMALIDIR 65 yas üstü insanlar eve hapsedildiler. Bu duru iyi düsünmemiz lazim. Sanki virüs onlarin yüzünden olmus gibi. Bilinmezlik ve belirsizlik korkusu halkin hastaliga karsi mücadelesini olumsuz etkiler. Mücadele ise topyekun yapilmali ve herkesi kapsamalidir. Pandemi nedeniyle yasanan travma yas, öfke, depresyon ve diger bedensel hastaliklari da olusturmaya basladi. Arkadaslar, aile, komsular arasinda korkulasmaya baslanabilir. Komsular görüsmemek için aralarina setler çektiler. Toplumda korku, süphe, psikiyatri hastaliklar ortaya çikabilir. NE YAPMALI? Psikolojik sorunlari etkin biçimde yönetmek ve halkin güveni için iletisimi etkin kullanmak gerekir. Maske takilacaksa devlet büyüklerin de buna uymasi lazim. Sosyal mesafe uyarisi yanlis, fiziki mesafe dememiz lazim. Hiçbir zaman Topluma getirilen sinirlamalari esitsizlik olarak algilaniyorsa bunun düzeltilmesi lazim. Mesela A Partisi kongresini yapiyorsa B Partisi’nin de yapmasi lazim. yapamiyorsa. Toplum ekonomik olarak zor durumda oldugunu görüyoruz. Her seyini satan insanlar var. Seyahat acentelerinin, küçük esnafin durumu ortada. Liderligin pandemide mücadelesi önemli. Liderin rolü belirsizlik ortaminda çok önemli. Pandemi döneminde topluma, psikolojik durumlari anlayan liderler yardimci olabilir. STRES UZADIKÇA DAYANMA GÜCÜ AZALIYOR Sosyal mesafe konusunda en önemli tedbirleri alsaniz bile mükemmel olmasini bekleyemezsiniz. Stres uzadikça dayanma gücü azaliyor. Çeliskili haberler toplumda mücadeleyi zora sokuyor. Tanimin net olmamasi insanlarda herhangi bir üsütmede, ‘Korona mi oldum?’ süphesine yol açiyor. Evde eslerle tartismalar, gerilimler artiyor, bosanmalar oluyor. Psikolojik artislari görebiliyoruz. Aile ve gelecekle ilgili kaygilar ortaya çikiyor, özellikle ekonomik. Fiziksel temas eksikligimizi sosyal iliskilerle artirarak telafi etmeliyiz. Toplumun nabzini çok iyi tutmak gerekir. Uzun süre karantinada kalmak ayni bir problemdir. Dis dünyaya uyumda zorlanir. Evde çalisan insanlarda bir süre sonra ise gidip gelmek sorun olur. Kurumlar arasinda personel politikasi gözden geçirilmelidir. Pandeminin olusturdugu krizi gidermek kolay degildir. Ekibin basari olmasi için halkin tüm destegini arkasina almasi gerekir, halkin da güvenecegi bir lider olmasi gerekir. Bilim karsitli ortaçag anlayisidir. Maalesef dünyanin bazi yerlerinde oldugu gibi bizim ülkemizde de vardir. Pandemi krizinde hiçbir anlayisin baska bir anlayisi dislama hakki yoktur. Birbirimizi anlamamiz, düsüncelerimize saygi duymamiz gerekir. ‘Virüsten korunmak için nane suyunu için’ diyen kisiyi de dislamadan bilimsele yaklastirmak lazim. Bilim kurullarinin çogaltilmasi, salginlarla mücadelede sistematik planlamalarin yapilmasi gerekir. Hepimiz asi olsak bile dünyanin küçük bir yerinde korona varsa bittigini söyleyemeyiz.” ASI YAPTIRMALIYIZ Prof. Dr. Abdülkadir Çevik, programin soru-cevap bölümünde ise, söylentilere kulak asilmamasini belirterek kendisinin de asi yaptirdigini söyledi. Ikinci dozu da yaptiracagini hatirlatan Prof. Dr. Çevik, “Asinin disinda maske, fiziksel mesafeye dikkat etmeliyiz ve kapali yerlerde fazla kalmamaliyiz. Hareketsizlik yüzünden kaslarimiz zayifliyor, sosyal iletisim azaldigi için beynimizde küçülüyor, bunun için hareket etmemiz lazim. Her gün yürüyüsümüzü yapmamiz gerekiyor. Hareket etmek kan dolasimini saglar, böylece mutluluk hormonlari salgilanir ve stres durumumuz azalir.” dedi. Yorumlar Isim giriniz Yorumunuz Kalan Karakter 800 GÖNDER SAGLIK 08 Sub 2021 14:29 Bir kereden çok sey olur Temiz Toplum Dernegi Genel Baskani Bilal Ay, sigara bagimliliginin beraberinde daha kötü aliskanliklara götürebildigini belirterek, "Sigara, uyusturucu ve madde bagimliginin ilk adimi. Tuzaga düsürülmüs evlatlarimizin birçogunun sigara uzatilarak bu tuzaga çekildigini görüyoruz. Ülkemizde 2 milyon madde bagimlisi var, bunlarin yüzde 80'ni sigarayla geçis yapmis." dedi. Ay, AA muhabirine yaptigi açiklamada, bir beyin rahatsizligi olarak ifade edilen bagimliligin, bir maddeden veya bir aliskanliktan zarar görüldügü halde onun terk edilememesi, birakilamamasi oldugunu söyledi. Bagimliliklari sigara, alkol, uyusturucu, madde, marka ve teknoloji seklinde siralayan Ay, Türkiye'de toplamda bunlardan en az birine bagimli olan kisi sayisinin 25 milyon civarinda oldugunu kaydetti. Türkiye'de ve dünyada bagimlilikta sigaranin basat rol oynadigina dikkati çeken Ay, söyle devam etti: "Ülkemizde 20 milyona yakin sigara bagimlisi var. Sokaktaki her 4 kisiden birisi sigara kullaniyor. Zararlarini biliyoruz ama ne zararlar getirdigini tam manasiyla idrak edememisiz ki rakamlar bu kadar yüksek. 2005 yilinda getirilen kapali mekanlarda sigara içilmemesi düzenlemelerine ragmen 20 milyon insandan bahsediyoruz. Ülkemizde akciger kanserinden hayatini kaybeden vatandaslarin yüzde 90'ni sigaranin kurbani diyebiliriz. Diger kanser türlerine bagli hayatini kaybeden vatandaslarimizin yüzde 30-35 arasindaki kismi yine sigarayla baglantili olarak bu problemleri yasiyorlar." Ay, sigara içmenin basta kanser olmak üzere, kalp damar hastaliklarina, cilt ve cinsel problemlere yol açtigina vurgu yaparak, sigarinin gebe kadinlarda ve bebeklerde dogum öncesi ve sonrasinda ciddi sorunlara neden oldugu ifade etti. "Madde bagimliginda mücadeleyi sigaradan baslatmak lazim" Sigaranin uyusturucu ve madde bagimligina geçiste önemli rol olduguna oynadigina isaret eden Ay, sunlari kaydetti: "Uyusturucu ile istatistiklere baktigimizda madde kullanan vatandaslarimizin yüzde 90'dan fazlasinin sigara ile geçis yaptigini biliyoruz. Narkotik birimlerin raporlarina göre madde kullananlarin yüzde 80-81'i bu sekilde ilk adim olarak sigarayi kullaniyorlar. Sigara beraberinde daha kötü aliskanliklara götürebiliyor. Sigara, uyusturucu ve madde bagimliginin ilk adimi. Tuzaga düsürülmüs evlatlarimizin birçogunun sigara uzatilarak bu tuzaga çekildigini görüyoruz. Ülkemizde 2 milyon madde bagimlisi var, bunlarin yüzde 80'ni sigarayla geçis yapmis. Türkiye’de hükümlülerin yüzde 60'i uyusturucu ve bagli suçlardan içerideler. Kadin cinayetlerini konusurken arka planda uyusturucu ve alkolü konusmak lazim. Cinayetlerin yüzde 85’inin arkasinda uyusturucu var. Kadin cinayetlerini engellemek istiyorsaniz uyusturucu ve alkol ile mücadele etmek zorundasiniz. Uyusturucu ve alkole mücadele etmek istiyorsaniz da mücadeleyi sigaradan baslatmak lazim." Ay, sigarinin içinde 4 bin kimyasal bulundugu hatirlatarak, bunlarin birçogunun kanserojen oldugunu animsatti. "Bir kereden çok sey olur" Dernek olarak her türlü bagimlilikla mücadele ettiklerini anlatan Ay, su ifadeleri kullandi: "Bu mücadele bir sloganimiz var. Bir kereden çok sey olur. Bagimliliklara ilk adami atarken insanlar 'bir kereden bir sey olmaz' diyerek tesebbüste bulunuyor. Ikinci adimda Ilk defa aldiktan sonra kisi 'bir kere daha alirim ama baska içmem' diyor. 3. adimda ben kullaniyorum ama bagimli degilim, istesem birakabilirim' diyor. Sonrasinda ise 'ben bunu birakamam, bunsuz yasayamam' diyor. Sorunlar, problemler, üzüntü, sevinç her noktada, pencereyi açtiginda, kolunu arabanin camindan çikardiginda hep sigarayi hafiza getirecek, sigarayi talep edecek, beyindeki dopamin miktarinin yükselmesiyle birlikte oraya tamamen yönlendirecek döngüye sokuyoruz. Bir kereden bir sey olmaz denilerek atilan adim telafi edilemeyecek noktalara götürebiliyor." "Sigara bagimlisi ben bundan kurtulacagim derse onu birakabilir" "Sigara bagimliligindan kurtulmak için en önemli adim hiç baslamamaktir" diyen Ay, söyle devam etti: "Bu bütün bagimliliklar için bu geçerli. Bunlarin her birisi vücudumuza zarar veriyor. Temiz Toplum Dernegi olarak bir savunma hakki olusturmaya çalisiyoruz. Geriden gelen neslin tuzaga düsmemesi için masum olarak gördükleri hususlara bulasmamasi için adimlar atiyoruz. Kisi merak etti, tuzaga düsürüldü, kandirildi, ya da çevre, akran ve arkadas etkisiyle maddeye meyletti. Bunlarin kurtarilmasi lazim. Bundan kurtulabilmenin ilk yolu da 'ben bundan kurtulmak istiyorum' iradesini ortaya koyabilmek. Sigara bagimlisi 'ben bundan kurtulacagim' derse onu birakabilir. Aksi takdirde istedigi kadar metot kullansinlar, istedigi kadar ilaç kullansinlar onu birakmasi mümkün degil. Ikinci adimda sigarayi hatirlatacak unsurlari hayatindan çikaracak. Kül tabagi, sigara paketi, çakmak, kibrit gibi malzemeleri uzaklastirmasi lazim. Bunlarin uzak oldugu ortamlarda vakit geçirmesi lazim. Çevre tarafindan tesvik edilmesi lazim. Bunun yerine muadil seyler koyabilmeli, sigara içen birine en basitinden sakiz çignemesi tavsiye edilir. 'Cebinde çerez olsun' denir. Bol bol nefes almasini tavsiye ediyoruz. Bagimliliklarin mücadelesinde en bilindik yöntem mevzi kazanmadir. Adim adim kategorilere dikkat ederek, bundan kurtulabilir." Sigara basta olmak üzere tüm tütün ürünlerinin bagimlilik yaptigini hatirlatan Ay, nargilenin sigaradan daha zararli oldugunu, akcigere daha fazla zarar verdigini anlatti. Bagimlilikla mücadeleyi topyekun yürütmek gerektigine isaret eden Ay, "Bir sey çok söylendiginde etkisini kaybediyor. Sigarayi bu anlamda örneklerin en basina koyuyorum. Sigaranin sagliga zararli oldugu, kapali mekanlarda içmenin yasaklandigini herkes biliyor ama çok duyduktan sonra vücut ona da bagisiklik üretiyor. Ne kadar zarar verecegini böylece tam manasiyla idrak edememis oluyor." Istiklal Gazetesi Yazilim & Tasarim: Bilgin Pro Sitemizden farkli sitelere yönlendiren linklerin içeriklerinden Istiklal.com.tr Afyon HABERI