Gözden kaçırmayın

Öğretmen geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusudur”Öğretmen geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusudur”

” Sosyal güvencesi olmayan ihtiyaç sahiplerine belirli periyotlar halinde yardim eli uzatan Yarim Elma Dernegi'ni 'yüzyilin iyilik hareketi' olarak nitelendiren Dernek Baskani Erol Öztürk, "Amacimiz kimsesizlerin kimi olmak ve bunu yaparken de insanlarin onurunu kirmamak" dedi. EROL ÖZTÜRK: “Yardim yapmak isteyenler dernegimize gelebilirler ki bundan çok mutlu oluruz. Isleyisini görmüs olurlar. Her ailenin bir akilli numarasi var. Buraya gelip ihtiyaçlarini karsiliyor, para vermeden çikip gidiyorlar. Paranin geçmedigi bir süpermarkettir burasi. Burada geçen tek sey sevgidir.” – Göreve ne zaman basladiniz? Bize biraz hikâyenizden bahseder misiniz? – Yarim Elma Dernegi’nde 2005 yilinda kurucu üye olarak görev aldim. Dernegin bütün kurulus asamasindan sekretaryasina kadar dernek üyelerinin ve dernek binasinin tespitini yaptim. O dönemde dernek danisma meclisinde görev aldim. 2015 yilinda yönetim kurulu baskanligina getirildim ve hala görevi sürdürmekteyim. Amacimiz kimsesizlerin kimi olmak. Bu dernek hareketine yüzyilin iyilik hareketi olarak bakmaktayim ve Afyonkarahisar’da insan onurunu kirmadan nasil yardim yapilabilecegini Yarim Elma Dernegi göstermistir. – Hangi amaçla ne zaman kuruldunuz? Bugüne kadar yapmis oldugunuz çalismalar hakkinda kisaca bilgi verir misiniz? – Dernegimizin amaci sosyal güvencesi olmayan ihtiyaç sahibi kimselere maddi ve manevi yardimlarla destek olmaktir. Yarim Elma’nin çikisi gida yardimiyla olsa da daha sonra biz bunun eksik oldugunu görüp Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bu dernegin kurulma fikrini ortaya atan Prof. Dr. Aziz Akgül Hocamiz da sikintilari dile getirince ihtiyaç maddelerini de gündeme aldik. Dolayisiyla yiyecek, içecek, yakacak ve diger ihtiyaç maddeleri dernegimizin hizmet alani içindedir. Su anda 950 aileye hizmet veriyoruz. Biz bu ailelere her bayram yeni kiyafetler temin ediyoruz. 3 aylik periyotlar halinde gida ve diger ihtiyaç maddelerini karsiliyoruz. Bu arada mesela bayramda, bayram harçligi verildi. Egitim sezonu açilacagi için çocuklari okula giden ailelere özellikle daha fazla destekte bulunduk. Bu yardim 950 aile ile sinirli kalmiyor. Ramazanlarda ayrica ramazan kolileri hazirlayip çevre kasaba ve köylere de hizmet götürüyoruz. Rastgele bir dagitim söz konusu degildir. Daha önce tespit ettigimiz kisilere belli bir düzen içinde bu yardimlari ulastiriyoruz. Bu yardimlarin kaynagi ne derseniz yardimlarin kaynagi Afyonkarahisar halkinin zekât müessesesinin degerlendirilmesi. Zekât hassas bir konudur ve hayirsever zekâtini bize verdikten sonra sorumluluktan kurtuluyor esas agir yük bizim omuzlarimizda. Bizimde gerçek ihtiyaç sahiplerine bu yardimi ulastirmamiz gerekiyor. Bunun içinde bir arastirma ekibimiz var. Bize basvuranlarin resmi formlari hazirlandiktan sonra evlerini inceliyoruz, komsulariyla görüsüyoruz en son muhtarlarla görüsüyoruz ve yardima basliyoruz. Biz bu insanlara sürekli olarak çalismalari ve is bulmalari gerektigine ikna etmeye çalisiyoruz. Kisilere is bulmalari konusunda yardimci oluyoruz ve isçi arayanlar bize basvuruyorlar. Uygun gördügümüz kisiler genellikle kadin agirliklidir. Mevcut is yerine götürüyoruz ise baslatiyoruz ise devam ederse 1 ay sonra yardimi kesiyoruz. Dolayisiyla Islami hosgörü içerisinde biraz daha çagdas yaklasimla bunlarin ihtiyaçlarini gidermeye çalisiyoruz. Bu konuda Afyonkarahisar Halki çok yardimseverdir. – Faaliyet alaniniz nedir ve kimlere hizmet veriyorsunuz? – Faaliyet alanimiz ihtiyaç sahibi kisilere ihtiyaçlarini gidermek amaciyla yardimda bulunuyoruz. Ihtiyaçlar; yiyecek, içecek, yakacak, temizlik maddeleri ve giyimden olusuyor. Yakacak olarak odun kömür her zaman olmuyor ama her kis birkaç yüz ton kömür bagisi yapiliyor ve daha önceden tespit ettigimiz ailelere Subat-Mart aylarinda veriyoruz. Odun ve kömürlerinin bittigine inandigimiz ve kömürlüklerine baktigimiz insanlara yardim yapiyoruz. Geçmis yillarda kömür yardimi haricinde soba dagitimi yapildi hatta bazi kirsal kesimden gelen aileler soba yerine kuzine istediler. Onlara da kuzine dagitimi yapildi. Hem ekonomik hem sicak su ihtiyacini karsiliyor hem yemegini pisiriyorlar. Ayrica geçen yil Afyonkarahisar Belediyesi’nin ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarina yönelik her yil geleneksel olarak düzenledigi Toplu Sünnet Sölenine de sponsor olduk. Farkli bir hizmetimiz daha var. Sosyal güvencesi yeterli olmayan ve saglik problemleri olup ameliyat olmasi gereken vatandaslara da yardimci oluyoruz. Özellikle bebekler üzerinde çok hassasim. Bu yil 4-5 tane dudak ve damak yirtigi bebek geldi annesini bile ememiyordu. Hacettepe Üniversitesi Çocuk Cerrahisinde bir profesörümüze ameliyat yaptirdik. Bu bizi de yardim edenleri de mutlu ediyor. Tabi bu iste yine hayirseverlerin katkisi büyüktür. Bizim bir whatsapp hayirsever grubumuz var. Ihtiyaci olan kisi için buradan paylasim yapiliyor ve gereken miktarda yardim birkaç saat içinde toplaniyor. Allah’a sükür hiç mahcup olmadim ve bu arada yine isitme engelli çocuklar için devletin karsilamadigi kulakliklar var. Geçenlerde bir çocugumuzun ihtiyacinin bir kismini Dernegimiz bir kismini ise Valilik karsiladi ve o çocugu hayatin seslerine kavusturduk. Dolayisiyla bazen Dernegin faaliyet amaçlari disina çikabiliyoruz ama bu pozitif bir yaklasim ve bunu da sürdürecegiz. Bu bizim isimiz degil demiyoruz. Dedik ya kimsesizlerin kimi olacagiz diye bir ümit bize gelmis pek çogu son çare olarak bize gelen kisiler var ve bizden mutlu ayrilsin istiyoruz. Ben o küçük bebegi kendi torunum gibi ve gelen çocuklari kendi çocuklarim gibi görüyorum. Kisi yerine kendinizi koydugunuz an is degisiyor. Mutlaka bir çare bulmaniz gerekiyor. Sükürler olsun yüzümüz kara çikmadi Yarim Elma Dernegi olarak. – Hangi kriterlere göre ihtiyaç sahiplerini belirliyorsunuz? – Asgari ücretin altinda geliri olan ailelere yardimda bulunuyoruz. Özellikle gida yardimi yapiliyor. Ben gida yardimi konusunda çok hassasim yiyecek içecek haricinde hijyene de önem verdigim için her kolinin içine 4-5 adet dis firçasi, dis macunu ve temizlik malzemeleri haricinde kisisel bakim malzemeleri de koyuyoruz. – Yardim faaliyetlerinizi sürdürmenizi saglayan alt yapiyi nasil sagladiniz? – Bize yardim eden üyelerimizin yaninda üye olmadigi halde her yil bize zekâtini, kurbanini getiren insanlar var. Böyle olunca onlar bizim ihtiyaçlarimizi gideriyorlar kasamiz ve depomuz hiç bos kalmiyor. Su anda baksak en az bin aileye verilecek yardimimiz mevcut. Dernek müdürümüzle görüstüm yil sonuna kadar ihtiyacimiz olan birkaç kalem malzeme eksigimiz var. Onlari da en kisa sürede tamamlayip egitim yardimi amaçli köylere gidecegiz. Dolayisiyla yardim faaliyetinin kaynagi Afyonkarahisar Halki’nin vermis oldugu zekât fitre ve sadakalardir. – Derneginize bagis yapmak isteyenler nasil bir yol izlemeli? – Dernegimize bagis yapmak isteyenler bizi direkt arayabilirler. Makbuz karsiligi veya banka hesaplarimiz var o banka hesaplarina para yatirabilirler. Ya da malzeme veriyorlar özellikle ramazanlarda. Mesela Istanbul’da bir hayirsever var, bize 5 ton pirinç gönderiyor. Bir bakliyatçi var 5 ton mercimek, 5 ton nohut gönderiyor. Bizim Yarim Elma Dernegi logolu para ile satilmaz yazili özel jelâtin torbalarimiz var bu ürünleri bu jelâtinli torbalarla paketleyip dagitimini yapiyoruz. Yardim yapmak isteyenler Dernegimize gelebilirler ki bundan çok mutlu oluruz isleyisini görmüs olurlar. Paranin geçmedigi bir süpermarkettir burasi. Her ailenin bir akilli numarasi var aile geliyor ihtiyaçlarini karsiliyor barkot sisteminden geçip faturasi kesiliyor. Faturadan bir örnek ihtiyaç sahibinde kaliyor bir örnek bizde kaliyor. Para vermeden çikip gidiyorlar. Burada geçen tek sey sevgidir. – Sizce sosyal sorumluluk nedir? – Sosyal sorumluluk karsimizdaki kisinin yerine kendimizi koymak ve onun ihtiyaçlarini giderebilmektir. Yani sokakta gördügünüz kisiye para vererek huzur bulmak degildir. Bu sekilde sosyal sorumluluk olmaz o ailenin içine girmek, bu ihtiyaç durumunun sebebini bulmak gerekiyor. Sosyal sorumluluk sadece yeme ve içme degil, kisinin insanca yasayabilmesidir. Bir dernek için çok afakî hedefler gibi görünse de insan istediginde basarabiliyor. Bu benim görevim degil demiyoruz gece gündüz çalisiyoruz. Mesela Kurban Bayrami öncesi çok sikintili günler geçirdim. Bayram haftasinda isimi gücümü biraktim. Kurbanlik almasi için besicilerle görüstüm.Kurbanlik almak, pazarligini yapmak, getirmek, uygun bir veteriner esliginde kesimini saglamak için. Bunlar bir hizmet isi ama hiç sikâyetçi degilim. Önemli olan hizmet verebilmektir. 15 adet büyükbas, 50’ye yakin küçükbas hayvan kesimi yapildi, parçalandi ve ikiser buçuk kilo seklinde paketleme yapilarak soguk hava depomuza kondu. Huzur içindeyiz, 10 tona yakin etimiz var. Hatta farklilik olsun diye geçen yil denemistik, bu yilda yaptik. Birkaç büyükbas kurbani anlastigimiz kasaba verdik ve organik sucuk yaptirdik. Içinde hiç kimyasal madde yok. Tamamen baharat ve sarimsak agirlikli olarak üretildi. Geçen yil protokol ve üyelerimize söyledigimde tatmak isteyenler oldu. Tabii ki ücreti karsiliginda bir kangal sucuk 100 lira. Dernegimize bagista bulunabilirsiniz dedim. Çok hoslarina gitti. – Afyonkarahisar’daki insanlarin sosyal duyarliligini nasil buluyorsunuz? Yardimda sizlere yeterli destegi veriyorlar mi? – Afyonkarahisar halki son derece duygusal ve iyi niyetli. Tabi bu ekonomik çarkin döngüsüyle de dogru orantili. Ticari faaliyetler iyi gittigi sürece hayir için bagislanan rakamlar daha yüksek oluyor. Ama sükürler olsun her zaman depolarimiz ve banka hesaplarimiz dolu.Bunu da yerinde harciyoruz. Ben Afyonkarahisar’daki bu duyarliligin Mevlevi kültüründen kaynaklandigini düsünüyorum. Afyonkarahisar bir Mevlevi sehri ve bu ritüeller hala yasatiliyor. Insan sevgiside yine ayni kaynakli.Geçenlerde Uzun Çarsi’daki bir esnafimiz aradi. Evinin mobilyalarini yeniliyormus, bize bagislamak istedi. Diger hizmetimizde budur. Kullanilmis ama ise yarayan mobilyalari alip ihtiyaç sahiplerine veriyoruz. – Toplanan yardimlarinizin suiistimale ugramamasi için iç denetim mekanizmanizi nasil olusturuyorsunuz? – Tamamen kayda dayali bir sistemimiz var. Bize gelen bagis kayda aliniyor ve gelen paraya makbuz kesiliyor.Eger yardim paraysa bankaya yatiriliyor, malsa alindi makbuzu verilip kaydi yapiliyor. Çok ciddi bir muhasebe kayitlarimiz var. Iyi bir mali müsavir Dernegimizi takip ediyor ve iç denetimlerimizi o yapiyor. – Yardim süreci ve sonrasinda denetleme yapiliyor mu? – Yardim yaptigimiz aileleri zaman zaman denetliyoruz. Evlerine gidip bakiyoruz hatta kömürlüklerine girip bakiyoruz. Istismar tabi ki oluyor. Evinin bos kömürlügünü bize gösteriyor. Hatta baska dernek ve kurumlara da gösterip ayni anda birçok yerden kömür yardimi aliyor ve fazlasini maalesef satiyor, bunu tespit ediyoruz. Diger kuruluslarla ve Valilikle de diyalog halindeyiz tespit edildiginde kara listeye aliniyorlar. Insanin oldugu her yerde suiistimal oluyor. Ama buna bakarak moral bozmaya gerek yok. – Yardim faaliyetlerinizi yürütürken size umut veren ya da sizi çok üzen bir durumla hiç karsilastiniz mi? – Umut veren güzel seyler oluyor. Mesela uzun yillar kisiye yardim vermisiz, sonra is bulmus ve bizim Dernegimize gelip yardimda bulunuyor. Bundan daha güzel ne olabilir. Geçen yil kurban kesimini Susuz ’da yaptirmistik. Bir aile ile oturuyoruz kurbanlar kesiliyor çevre halktanda gelmisler. Logomuzu görünce birisi geldi ve gözyaslariyla dedi ki; “Benim oglum kanserdi, çok yardim ettiniz. En zor günümüzde yanimizda oldunuz. Oglumu kaybettik, kimse bize yardimci olmadi. Siz çok yardimci oldunuz.” Rabbim kimseye böyle acilar yasatmasin. – Afyonkarahisar’daki diger yardim dernekleri hakkinda ne düsünüyorsunuz? – Afyonkarahisar’da hayirsever insanlar çok fazla. Baska yardim dernekleri de var. Ben listelerin birlestirilmesi taraftariyim. Digerleri kime ne yardim yapiyorsa, bizim listemizle birlestirilmesini isterim. Valilikle isbirligi içindeyiz. Zaman zaman Kizilay’la da isbirligi yapiyoruz. Birlik beraberlik olmasi gerektigini düsünüyorum. Bir arada olunsa, çok daha güçlü hizmet olacak ve gerçek ihtiyaç sahiplerine ulasacagiz. Ama fikir birligi içindeyiz; onlar bize, biz onlara danisarak isi yürütüyoruz. -Yardimlarinizi nasil ulastiriyorsunuz? Kisaca yardimlarin sizden ihtiyaç sahiplerine ulasana kadar nasil bir yol izlediginize dair bize bilgi verir misiniz? Ihtiyaç sahibi aileler bizim denetimimiz altinda oldugu için, biz üç aylik periyotlar halinde randevu veriyoruz. Diyelim ki 23 Ekim’de ögleden önce vatandasa randevu veriyoruz. Diger vatandasa da ögleden sonra gel diyoruz. Ihtiyaç sahipleri ayni anda Dernegimizde bulunmuyorlar. Içeri girseler bile bekleme salonunda oturuyorlar. Birde alisveris duygusunu yasamalari için reyonlarimiz var. Ayrica köylere ve kasabalara yardimlari kendimiz götürüyoruz. Oradaki muhtarlarla liste olusturuyoruz. Gidecegimizi haber veriyoruz ve insanlara sira halinde kargasa olmadan dagitim yapiliyor. Kurban Bayrami öncesi yaklasik 200 bin lira nakit yardimi yapildi. Ama bir düzen dâhilinde yapiliyor. Afyonkarahisar Halki adina bu isleri yürütüyoruz. Bu yardimlar dagitilirken kendi cebimden çikacakmis gibi hassas davranmak zorundayim. Dernegimiz personeli çok duyarli davraniyor. - Yardim faaliyetlerine katilmak isteyen insanlarda ne gibi özellikler ariyorsunuz? Herkes yardim faaliyetlerinize katilabilir mi? Kimleri gönüllü olarak kabul ediyorsunuz? Yardim etmek isteyen herkese kapimiz açik, sadece sov amaçli olmasin istiyoruz. Eksik tarafimizin farkindayim, kadin kollarimiz yok. Pek çok dernekte kadin kollari mevcuttur. Diyaliz Dernegi’ni kurdugumda ilk isim kadin kollarini kurmak olmustu. Görüyorum ki kadin eli degen her yerde bir huzur bir düzen oluyor. Bizimde insallah Yarim Elma Dernegi olarak böyle bir kadin koluna ihtiyacimiz var. En çok bayram haftalarinda kiyafet dagitim isi bizi zorluyor. Bunun için ücretli isçi tutuyoruz. Bu is için gönüllü insanlara ihtiyacimiz var, çünkü isi para ile yaptiriyoruz. Ama insallah kadin kollarini olusturacagiz. Bu is zor ve sorumluluk isteyen bir is. Maddi, manevi güç istiyor. - Afyonkarahisar’in sosyal yardimlasma konusunda eksikleri nelerdir? En önemli eksikligimiz diyalog. Bu isi yapan dernekler ya da gönüllüler arasinda diyalog eksikligi var. Bundan dolayi da hizmetin esas ihtiyaç sahiplerine ulasmasini engelliyor. Profesyonelce kendini ihtiyaç sahibi olarak gösterip yardim alan insanlar var. Bunlarin mutlaka afise edilmesi lazim ve bunlarin kirmizi kalemle üzerlerinin çizilmesi gerekiyor. Onun içinde bir isbirligi gerekiyor ve bilgi akisi lazim. Mesela bizim en iyi diyalog kurdugumuz yine kadin dernegi. Gül Anneler Dernegi Baskani Halise Hanim’la görüsüyoruz. Evlendirmek istedigi gençlerin çeyizlerini hazirliyoruz. Beyaz esyalarini takim olarak veriyoruz. - Afyonkarahisar’daki yardim faaliyetlerini artirmak için neler yapilabilir? Yardim faaliyetleri yeterince var. Esas sikinti bu isleri profesyonel olarak yapacak kisiler yok. Tabi ki yardim yapalim ama yardimi sadece yiyecek, içecek ve yakacak olarak degil. Egitim yardimi ve meslek edindirme yardimlarina yönelmemiz gerekiyor. Mesela çalismak isteyen kadinlarimizi ev temizligine giden kadinlarin yanina isi ögrenmeleri için yardimci personel olarak görevlendiriyoruz. Hayata bakis açilari degisiyor dimdik duruyorlar. Temizlikte olsun, tekstilde olsun is ögretmeyi amaçlamaliyiz. - Son olarak söylemek istediginiz bir sey var mi? 2004 yilinda Basbakanimiz Recep Tayyip Erdogan’in “Sosyal projeleri hayata geçirmemiz gerekiyor.” görüsünden sonra gida bankaciligi fikri ortaya çikti. Ve yardima muhtaç insanlari koruyan sistemleri günlük hayata geçirecegiz bildirisinden sonra bu ise karar verdik. O yilki sosyal projelerinden biridir gida bankaciligi. Ayni yil içinde hazirligini yaptik ve 2005 yilinda Dernegimizi açtik. Türkiye’de bu konuda açilan ilk dernegiz. Belediyemiz Özel Kalem Müdürü Mehmet Savas ile birlikte gida bankaciliginin kurulusu için Aziz Akgül Hocamiz ile görüsmek üzere Ankara’ya gittik. Projenin hayata geçisi hakkinda bilgi aldik. 15 gün içinde sekretaryasini yapip dernegi kurduk. Türkiye’de gida bankaciliginin fikir babasi Aziz Akgül’dür. Ayrica Yönetim Kurulu Üyelerimizden Melih Yurter, Ibrahim Alimoglu, Bekir Sapçi ve Hakki Oruç’a desteklerinden ve emeklerinden dolayi tesekkür ediyorum.