Gözden kaçırmayın

Öğretmen geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusudur”Öğretmen geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusudur”

Her türlü Ekonomik ve mali sikintilara gögüs geren Saygi Deger Kamu Görevlileri ve yillarca ülkemize büyük emekler veren degerli Emekli Arkadaslarim. Afyonkarahisar’imizin, Güzide basin mensuplari;   Hepinizin bildigi gibi 20 milyon vatandasimizi dogrudan ilgilendiren, nüfusumuzun 4’te 1’inin iki yillik gelecegini sekillendirecek toplu sözlesme görüsmeleri büyük bir hayal kirikligina dogru gitmektedir.  Geçtigimiz yil gerçeklesen resmi enflasyon 20,3 oldu.  4 kisilik ailenin vaz geçemeyecegi, zorunlu harcama tutari 1032 lira artarken memur maaslarina koca bir yil için toplam 441 lira zam yapildi.  TÜIK’in açiklamasina göre yalnizca kiraya son bir yil içinde gelen zam 100 lira.  Ailenin aylik gida harcamasina gelen zam ortalama 197 lira. Dogalgaza bir yil içinde gelen zam 18,6. Elektrige 34,8 zam yapilmis.   Mutfak yangin yerine dönmüs, memurun, emeklinin bütçesi tarumar olmus…   Hem resmi rakamlar hem de yaptigimiz hesaplar, memur ve emeklinin alim gücünün düstügünü gösteriyor.   2020 yili için hükümetin enflasyon hedefi 9,8; 2021 yili için 6 ama memura ve emekliye reva görülen zam, 2020’nin tamami için 6,6; 2021’in tamami için 5,6… Hedefler böyleyken su anda yillik enflasyon, yaz aylari olmasina ragmen 16,65. Çarsinin, pazarin durumu ortadayken sadece kira ve gida son bir yilda 297 lira zamlanmisken, bize teklif edilen 3,5; önümüzdeki yilin ilk 6 ayinda ortalama maasa 140, en düsük maasa 105 lira artis demek. Bu ne anlama geliyor arkadaslar? Hükümet, enflasyon hedefinin bile altinda zam teklif ederek resmen bizleri sefalete sürüklüyor.  Yetkili konfederasyon, Kamu görevlilerinin ve emeklilerinin eriyen maaslari hususunda,hiçbir sey yapmaya cesaret bulamasada, dayanisma aidati talebini toplu sözlesmenin odagina oturtarak yalnizca kendi kasalarini doldurma pesinde kostuklarini da bir anlamda itiraf etmektedirler.  Yetkili Konfederasyon Görüsmelerin en basindan itibaren artan enflasyonu, düsen alim gücünü, eriyen maaslari bir kenara birakip masaya tek basina oturmayi talep ederek pazarliklari sulandirma gayretine düsmüslerdir.  Biz buçuklu toplu sözlesmeleri çok gördük, memurun masada yarim puana nasil terk edildigine hep beraber sahit olduk.  Birilerini bilmeyiz ama bu teklif bu bütçeyi kurtarmaz; 3,5 bize uymaz! Türkiye Kamu-sen olarak, bütün taleplerimizin hakli gerekçelerini açikliyor, resmi verilerle destekliyoruz.  Hükümet tarafindan da verilen 3,5 zammin gerekçesini bekliyoruz. Hedefiniz nedir, amaciniz nedir? Enflasyon hedefinin 9,8 oldugu yerde memura 3,5+3 zam teklif etmenizdeki gerekçeniz nedir?  Biz, toplu sözlesmenin basindan beri hep “Hedef enflasyona endeksli maas zammindan vaz geçin” dedik.  Ama bu konuda bile bizi yanlis anladilar.  Biz “Enflasyonun üzerinde zam yapin, refah artisi saglayin” dedik.  Onlar, enflasyon hedefinin de altinda teklif ettiler.  Biz refah istedik; onlar sefalet önerdi.  Biz, ekonomik kurtulus istedik; onlar, “Esarete devam” dedi. Arkadaslar;  Buradan bir kere daha ilan ediyorum: Toplu sözlesme görüsmeleri normal seyrinde ilerlemiyor! Pazarliklarin basindan beri israrla bir müzakere sürecine geçilmesi gerektigini ifade ettik. Ne yetkili konfederasyon ne de isveren tarafi konulari müzakere etmeye yanasmiyor. Sözlesmelilere kadro, vergi dilimleri, 3600 ek gösterge, yardimci hizmetliler, bütün ek ödemelerin emeklilige sayilmasi, memurlara da bayram ikramiyesi verilmesi, liyakati yerle bir eden, adaletsizligin kaynagi mülakatin kaldirilmasi gibi bütçeye getirecegi ekonomik yükü sinirli olan ya da hiçbir mali yük teskil etmeyen konular masadan kaçiriliyor. Maliyeti dahi olmayan konularda yillardir çözüm bekleyen milyonlarca memur ve emeklinin beklentilerini bosa çikarmak vicdani degildir.   Neden yetkili konfederasyon hiç olmazsa bu konularla ilgili müzakereden imtina etmektedir? Süreç henüz sonlanmamisken, bir sansimiz daha varken bu konularda adim atilmasi yönündeki israrimizi bir kere daha yineliyoruz. Gelin bir memur paketi hazirlayalim ve bu saydigim konulari 1 Ekim’de TBMM gündemine getirerek memurlarin yaralarini saralim. Bizim üretimden gelen gücümüz var.  Bizim birlikteligimizden gelen gücümüz var.  Kamu görevlileri ve emeklilerle adeta alay edenlere verilecek güçlü bir cevabimiz elbette vardir. Milyonlarca dar ve sabit gelirliyi enflasyona ezdirecek bu yaklasimi kabul etmiyor, bu teklifi yok sayiyoruz.  Kamu isveren tarafindan tez zamanda mali ve diger taleplerimizi içeren yeni bir teklif paketi sunmasini istiyoruz.  “Eylem kültürümüz var” diyenleri de bu kültürlerini bir kere olsun memur ve emekliler için hayata geçirmeye davet ediyor, alanlara bekliyoruz.  420 bin üyemizle, haklarimiz için yapilacak her türlü mücadeleye yasal sinirlar içinde olmak kaydiyla destege hazir oldugumuzu buradan bir kere daha ilan ediyoruz.  Bizim mangal gibi yüregimiz, çelik gibi bilegimiz, hiç kimseye teslim etmedigimiz hür irademiz var. Bütçe onlarin, meydanlar bizimdir.  Buraya katilan katilimcilara tesriflerinden dolayi sahsim ve sube baskanlarim adina tesekkür eder Hepinize saygilar sunuyorum.                 NE MUTLU TÜRKÜM DIYENE