Gözden kaçırmayın

Cumhuriyetimizin kurucusu,  bağımsızlığımızın mimarı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü vefatının 86. yıl dönümünde bir kez daha şükranla aniyoruzCumhuriyetimizin kurucusu,  bağımsızlığımızın mimarı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü vefatının 86. yıl dönümünde bir kez daha şükranla aniyoruz

Geçtiğimiz hafta 2020 yılında “UNESCO Gastronomi Şehirleri” arasına seçilen Afyon’a gittim.Genelde herkesin bildiği Afyon’un kaymak, sucuk ve termal tesislerden ibaret olduğu… Lakin soru şu: Kaymak ve sucuk, Afyon’un UNESCO gastronomi şehirleri arasına dahil olmasına yeterli mi?Elbette değil! Afyon’da bundan çok daha fazlası var.Son beş yıldır her yıl, özellikle kış aylarında termal tatili için gittiğim Afyon’da yeme-içme kültürüne dair araştırmalar yapar, yeni yerler keşfetmeye çalışır, esnafla yemek kültürü üzerine sohbetler ederim. Her gittiğimde de Afyon beni hep şaşırtır. Çünkü gastronomisi hakkında araştırdıkça ne kadar büyük bir hazinenin üzerine oturduğunu her defasında yeniden idrak ederim.Bu kez yine bir termal tatil için gittiğim Afyon’dan bir kez daha lezzet keşifleri ve yeni bilgilerle döndüm. O kadar çok yeni bilgi edindim ki sanırım bu yazıyı iki-üç haftada anca derleyeceğim.Öyleyse hemen sucuktan başlayalım…SUCUKAfyon’da yer gök sucuk satıcısı. Merkeze gittiğinizde ana akım sucuk markalarının dışında herkesin, her esnafın işaret ettiği bir sucuk markası olduğunu göreceksiniz. Afyon’daki ana akım sucuk markalarını zaten biliyoruz. Cumhuriyet, İkbal ve Merve… Fakat ben bu kez ara sokaklarda kalan, doğal fermente, ısıl işlem görmemiş, Afyon halkının çoğunluğunun beğenip işaret ettiği bir sucuk imalatçısına gittim.Şivetoğlu, Dumlupınar Mahallesinde, 2. Cadde üzerinde köşe bir kasap dükkanı. Sucuk içlerini bağırsaklara basmışlar ve duvara öylece asmışlar. Hiçbir katkı maddesi kullanmadıkları sucukları ellediğiniz zaman yaş halde olduklarını hissediyorsunuz. Bütün sucukları günlük üretiyorlar ve aynı gün içerisinde hepsini satıyorlar. Satın aldığınız sucuğu birkaç gün daha bekletip (kurutup) kısa sürede tüketmeniz gerekiyor. Acılı ve acısız iki tip kangal sucuğu var. Bir de tıpkı Kayseri’de olduğu gibi sucuk içini de satıyorlar.Şimdi tam da bu noktada ufak bir bilgi vereyim. İşlem görmemiş sucuğun rengi kahverengi oluyor, işlem görmüş/fırınlanmış sucuklarda ise renk alacalı kırmızıya dönüyor. Buradan ayrımı siz de yapabilirsiniz.Ancak ister ısıl işlem görmüş, ister görmemiş sucuklar için bilmelisiniz ki Afyon sucukları Afyon’a ait büyükbaş hayvanların etlerinden yapılıyor. Sucukların baharatı Kayseri, Kastamonu ve Balıkesir sucuklarına göre daha az ve sucuğu ağzınıza attığınızda ağzınızın içinde eti kıyma gibi değil de, küçük bir bonfile parçası çiğnermişçesine daha yoğun bir şekilde hissediyorsunuz.GELELİM AFYONLULARIN SUCUK GÖMME RİTÜELİNE…Afyonlularla biraz uzunca vakit geçirmezseniz size hayatlarını kolay kolay açmazlar. Lakin ben tam döneceğim gün “Sucuk Gömme” diye bir ritüellerinin olduğunu zar zor öğrendim.Kaldığım otel NG Afyon’da şefim Hüseyin Alkın’dan sucuk gömme konusunu öğrenmeden önce klasik büyükşehirli anlayışıyla odun ateşinde şişte sucuk ritüeli yapmayı rica etmiştim.Artık bir sonraki gidişimde bu “Sucuk Gömme” önceliğim olacak.PEKİ NEDİR SUCUK GÖMMEYakılan mangal ya da ateşin içerisine ıslatılmış gazete kağıdı ya da herhangi bir kağıda sarılı bir bütün kangal sucuğu pişene kadar gömüyorlar.Basitçe bu!Böylece kağıt ya da folyo açıldığında ortaya bambaşka bir lezzet çıkıyor. Tavsiye edilen sucuğun üstüne fırın kağıdı, onun da üzerine folyo sarıp o şekilde külün içine gömmek.Sonuç: Daha nemli, daha yumuşak bambaşka bir sucuk lezzeti…Afyon’a giderseniz “Sucuk Gömme” ritüelini mutlaka deneyin. Salih Seçkin SevinçOdatv.com