Gözden kaçırmayın

Öğretmen geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusudur”Öğretmen geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusudur”

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) iş birliği ile “TÜBİTAK Destekleme Programları Bilgilendirme Toplantısı” gerçekleştirildi. Atatürk Kongre Merkezinde düzenlenen toplantıya; AKÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Şuayıp Özdemir, Prof. Dr. Murat Peker ve Prof. Dr. Yılmaz Yalçın, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Yıldız, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tuğrul Kandemir, Emirdağ Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Mustafa Kemal Yıldız, Bolvadin Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. İbrahim Hakkı Ciğerci, TTO Koordinatörü Prof. Dr. Tayfun Uygunoğlu ile birlikte öğretim elemanları, öğrenciler ve özel sektör temsilcileri katıldı. TÜBİTAK Destekleme Programları Bilgilendirme Toplantısının açış konuşmasını yapan AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yılmaz Yalçın, üniversitelerin eğitim-öğretim, topluma katkı dışında araştırma geliştirme gibi önemli bir ayağa sahip olduğunu belirtti. Yalçın, “Kaynaklarımız kısıtlı, BAP destekleri bazı çalışmalarda yeterli olmuyor. Dolayısıyla mutlaka dış kaynak arayışında olmamız gerekiyor. Araştırmacı hocalarımızın, öğrencilerimizin çok güzel fikirleri olabiliyor. Bunları hangi kanallarla projeye dönüştürebiliriz, hangi destekleri sağlayabiliriz. Bunları bugün detaylı bir şekilde öğreneceğiz” diye konuştu. Açış konuşmasının ardından TÜBİTAK Teknoloji ve Yenilik Destek Programları (TEYDEB) Başkan Yardımcısı Dr. Hasan Selçuk Selek ve TÜBİTAK Araştırma Destek Programları (ARDEB) Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Cengiz Arıcı sunumlarını yaptı. TEYDEB Başkan Yardımcısı Dr. Hasan Selçuk Selek sunumunda; üniversite sanayi iş birliği destek programları, uluslararası sanayi AR-GE destek programları, öncelikli alanlar destek programları, girişimcilik destek programları, yapay zeka ekosistem çağrıları ve patent destek programları hakkında bilgiler verdi. “Kredi değil, hibe veriyoruz” TEYDEB olarak kredi değil, hibe verdiklerini ifade eden Selek, “Girişimcilikte 1512 BİGG lisans öğrencisi olduğunuz andan başlayarak, mezuniyete kadar teknolojik bir fikriniz varsa şirket kurmanızı sağlıyoruz. 450 bin TL’ye kadar da para veriyoruz. TÜBİTAK TEYDEB’in tek peşin para verdiği programdır. Yani girişimcinin parası olmaz deyip fikrini beğendiysek şirketi kurar kurmaz yüzde 40’ını veriyoruz. TEYDEB’te teknoloji ve destek gruplarımız var. 126 kişiyiz toplam. 11 tane sekreteri çıkarırsak 115 kişiyiz. 115 kişi aktif olarak sürekli en az 5 bin proje ile uğraşıyoruz. İşimiz çok adam sayımız az. Biz hibe veriyoruz, kredi vermiyoruz” ifadelerini kullandı. “Yüzde yüz destek kamu kurumlarına” Özel sektörle girişimcilik, kapasite artırımı için ve tekno girişim konularında şahısla çalıştıklarını dile getiren Selek,  “Bunun dışında TEYDEB’ten destek alabilmenin tek ve en önemli kriteri sermaye şirketi olması gerekir. Şahıs şirketlerine devlet ödeme yapmaz. İkinci kural ise önce harcarsınız, sonra beyan edersiniz denetleriz paranızı öyle yatırırız. Yüzde yüz destek vermeyiz. Yüzde yüz desteği sadece üniversite, kamu kurumları ve kamu araştırma kurumlarına veririz. Onun dışında özel sektör 2 şekilde destek alır. KOBİ iseniz yüzde 75, büyük ölçekli firma ise yüzde 60 öderiz. Sistem ocak ayından haziran ayına kadar harcarsınız, temmuz ve eylül aylarında beyan edersiniz, inceleriz paranızı öyle yatırırız” dedi. “Son 5 yılda 52 bin proje” ARDEB Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Cengiz Arıcı ise 1001 AR-GE ve özel çağrılı projeler, 1002 hızlı destek programı, 1003 öncelikli alanlar AR-GE projeleri destekleme programı, 1004 mükemmeliyet merkezi destek programı, 1005 ulusal yeni fikirler araştırma ve destek programı, 1007 kamu kurumları araştırma ve geliştirme projelerini destekleme programı, 3005 sosyal ve beşeri bilimlerde yenilikçi çözümler araştırma projeleri destekleme programı ve3501 kariyer geliştirme programları hakkında bilgiler verdi. ARDEB destekleme programlarının dönem çağrılı ve dönemsiz şeklinde olduğunu belirten Arıcı, “Özellikle 1001 programı en çok başvuru aldığımız ve en çok bilinen programımız. Son 5 yılı baktığımızda 52 bin proje gelmiş. Yıllık 10 ile 15 bin arasında bir proje hacmimiz var. ARDEB’de 180 personel var. 1002 programını A ve B şeklinde ikiye böldük. 1002-B programı pek bilinmiyor. Hızlı destek programı çıktığında amacı 1002-B’ydi. Sonra zaman içinde 1002’A’nın süreçleri 1001 gibi gidiyor. Burada biz bir ayrıma gittik. Bütçeleri de arttırdık. Hızlı desteği 60 bin, 1002’B’yi de 45 bin TL yaptık” diye konuştu. “1002-B programlarında aciliyet önemli kriter” 1002-B  destekleme programlarında değerlendirme sürecinde önemli kriterin aciliyet olduğunu vurgulayan Arıcı, “1002-B’ye bir proje sunduğunuz zaman o araştırmadaki aciliyetinizi bekliyoruz. Değerlendirme kriterimiz aciliyette yazılan hususlardır. 10 gün içinde sonuçlandırıyoruz, diğer 10 içinde de bütçeyi gönderiyoruz. Yürüyen projeleriniz ya da mevcut araştırmalarınız için 1002-B’ye başvuramıyorsunuz. Ama yürüyen proje sırasında ortaya çıkan yan bir süreç ya da proje bittiği zaman oluşacak yeni bir süreç için başvuru yapabilirsiniz. Onun dışında hiç projeniz yok araştırma sırasında acil bir cihaza ihtiyacınız oldu. O aciliyeti yazmanız durumunda bir danışmanla 1002-B programı ile destekliyoruz” dedi. TÜBİTAK Destekleme Programları Bilgilendirme Toplantısı, soru cevabın ardından konuşmacılara plaket takdimi ile sona erdi.