Köksal: Tüketici de üretici de AKP’nin umurunda degil!

Gözden kaçırmayın

Cumhuriyetimizin kurucusu,  bağımsızlığımızın mimarı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü vefatının 86. yıl dönümünde bir kez daha şükranla aniyoruz

Cumhuriyet Halk Partisi Afyonkarahisar Milletvekili Av. Burcu Köksal, tüketicinin de üreticinin de AKP’nin umurunda olmadigini söyleyerek, “AKP demek, bu ülkede zam demek, zulüm demek; benzin ve motorin fiyatlarina cumhuriyet tarihinin rekor zamlarini yapmak demek” dedi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar Milletvekili Av. Burcu Köksal, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda yaptigi konusmada, yine vatandasin sesi oldu. NE ÜRETICI NE DE TÜKETICI AKP’NIN UMRUNDA DEGIL, AFYON KASAPLAR ODASI BASKANI UYARIYOR! Sözlerine yolsuzluklarla ve kontrgerillayla mücadele ederken eli kanli katillerce hayattan koparilan aslen Sultandag’li olan hemserimiz, gururumuz; hukuk insani, cumhuriyet savcisi Dogan Öz’ü ölüm yil dönümünde saygi ve rahmetle anarak baslayan Milletvekili Burcu Köksal, “Tüketicinin Korunmasi Hakkindaki Kanun Teklifi’ni konusuyoruz. AKP’nin aslinda ne üretici ne de tüketici umurunda, onu da çok iyi biliyoruz çünkü yandaslari korumaktan vatandasi korumaya sira gelmiyor. Görüyoruz ki Katar’a, Iran’a mübarek ramazan ayi öncesi canli hayvan ihraç edip kendi ülkesinde ete yüzde 48 zam yapanlar tüketiciyi koruyamaz. Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü milleti kuyruklara muhtaç etmenin mahcubiyetini duyacagi yerde “Uzun kuyruklar olustugu için biz zam yaptik.” diyecek kadar ileri gidebiliyor. Afyonkarahisar’da Kasaplar ve Sucukçular Odasi Baskani yani sektör temsilcisi sizi uyariyor: “Müdahale etmezseniz, önlem almazsaniz ramazan ayinda, Afyon’da 105, 110 liraya çikabilir et fiyatlari.” diyor ama kimin umurunda? Umurunuzda degil. Aslinda birçok temel gidada durum ayni. Seker fabrikalarini satip NBS lobilerine çiftçilerimizi ezdiren, pancar ekiminden sogutan, bu ülkeye seker krizi yasatanlar bir kere tüketiciyi koruyamazlar. Kur korumali mevduat yüzünden issiz gence, emekli amcaya, yasli nineye, pazar artiklarindan meyve ve sebze toplamaya çalisan anneye, yenidogan bebege, kisacasi, 84 milyona bir avuç zenginin kur korumali mevduat hesabi faiz zararini ödetenler tüketiciyi koruyamazlar.” seklinde konustu. KOVMAYA KALKTIGINIZ HEKIMLERE MUHTAÇ OLMADAN ÖLMEYEN INSALLAH… Köksal sözlerine söyle devam etti: “Kuyumcunun “Altinim, elmasim, incim çok iyidir.” diye bagirdigini duydunuz mu? Iste, ekonominin iyi oldugu ülkelerde de bakanlar “Ekonomi iyidir.” diye bagirmazlar, yabanci yatirimcilara “Problem yasarsaniz bürokrasiyi alasagi ederiz, rahat olun, arkamizda Cumhurbaskani var, mevzuati da degistiririz.” diye açikça hukuk kuralarini ihlal edeceklerini söylemezler. Ha, bu arada, ihlal edilen sadece hukuk degil bu ülkede. Bugüne kadar haklarini vermediginiz, sorunlarina kulak tikadiginiz, görmezden geldiginiz, magduriyetlerini gidermediginiz o kadar çok kesim var ki… 14 Mart Tip Bayrami’ni kutladik daha geçen hafta ama ne kutlama, pandemide öve öve bitiremediginiz, yere göge sigdiramadiginiz hekimleri “Ülkeden giderlerse gitsinler.” diye kovarcasina yapilan bir kutlama. Yandas gazetede anayasal haklarini kullanan hekimlere “Beyaz Önlüklü Zorbalar” diyecek kadar nefret etme… Ne diyeyim size, edecegim en güzel beddua; o kovmaya kalktiginiz, nefret ettiginiz hekimlere muhtaç olmadan ölmeyin insallah.” AKP DEMEK ZAM DEMEK, ZULÜM DEMEK! “Tabii, AKP demek, bu ülkede zam demek, zulüm demek; benzin ve motorin fiyatlarina cumhuriyet tarihinin rekor zamlarini yapmak demek.” diyen Köksal, “Bir yilda mazot ve benzine yüzde 327 zam yaparak Rekorlar Kitabi’na girmeye adaysiniz. Tabii, rekor zamlariniz burada kalmiyor? Mutfak tüpünde yüzde 120, elektrikte yüzde 127, unda yüzde 300, dogal gazda yüzde 110, gübrede yüzde 400, sekerde yüzde 200’le yine rekorlara kosuyorsunuz. Zaten bir dediginiz bir dediginizi de tutmuyor. Dün “Ekonominin kitabini yazdik.” diyordunuz, bugün “Ekonomik kurtulus savasi veriyoruz.” diyorsunuz. 2002’de “Hedef Avrupa Birligi.” diyordunuz, bugün milleti et, mazot ve akaryakit kuyruklarina mahkûm ettiniz. Dün “Asgari ücretin altinda emekli maasi yok.” diye övünüyordunuz, bugün “Asgari ücretin yarisi kadar emekli maasi veriyoruz.” diye müjde veriyorsunuz. Siz iktidara geldiginizde yani 2002’de en düsük emekli maasi 216 liraydi, asgari ücret de 163 liraydi; bugün en düsük emekli maasi 2.500 lira, asgari ücret 4.253 lira. Sizin tabirinizle nereden nereye. Akaryakit zamlariyla servisçiler kontak kapatti, isyan ediyorlar. Nakliyeciler, kamyoncular, taksiciler hepsi zorda. Vatandas bile artik arabasini çalistiramaz hâle geldi ama siz hâlâ “Dünya bizi kiskaniyor.” masallarini okumaya devam edin. Afyonkarahisar’in Iscehisar Ilçesi’nde kontak kapatan bir servisçi, zamlar yüzünden “Iki aydir evladima ayakkabi alamadim.” diyor, acaba umurunuzda mi? ” ifadelerini kullandi. ÇIFTÇI, BESICI, ESNAF PERISAN HALDE..! Çiftçinin, besicinin, esnafin halinin perisan oldugunu belirten Köksal, “Çiftçi zamlar yüzünden taban gübresini atamadi, verim düsecek, yüzde 400 zam gelen gübreyi nasil atsin? Bir dekarda gübrenin maliyeti yaklasik 500 lirayi buluyor. Eger siz yüzde 50 gübre destegi vermezseniz üretim yapamaz. Elektrigi, mazotu, ilaci, tohumu, girdileri tabii bunlar ayri. Çiftçiyi perisan eden, görevden affedilen Bekir Pakdemirli çiftçiden 2,5 liraya aldigi bugdayi yabanci çiftçiden 6 liraya aldi. Simdi Cumhurbaskani onu affedebilir ama Türk çiftçisi Bekir Pakdemirli’yi affetmeyecek. Hayvancilikta da yem fiyatlari aldi basini gidiyor, onlar da perisan. Esnafa gitseniz siftahsiz günler, yüksek gelen faturalar, ödeyemedigi zamli faturalar, BAG-KUR primleriyle cebellesiyor. Sattigi malin yerine yenisini alamiyor. Simdi gördünüz ki Maliye Bakanini degistirince ekonomi, Adalet Bakanini degistirince adalet, Millî Egitim Bakanini degistirince egitim, Tarim Bakanini degistirince tarim, TÜIK Baskanini degistirince enflasyon düzelmiyor. Bir seylerin düzelmesi için, bu ülkenin bu darbogazdan çikmasi için sizin gitmeniz gerekiyor. Onu da ilk sandikta biz gerçeklestirecegiz insallah.” diye konustu. Afyon HABERI