Gözden kaçırmayın

BELEDİYE BAŞKAN,KÖKSAL VEYSEL KARANİ MAHALLESİ’NDE HEMŞEHRİLERİMİZLE BULUŞTUBELEDİYE BAŞKAN,KÖKSAL VEYSEL KARANİ MAHALLESİ’NDE HEMŞEHRİLERİMİZLE BULUŞTU

Demokrat Parti Sözcüsü Dr. Neslihan Çevik, yaptigi haftalik basin açiklamasinda gündemi degerlendirdi     “Büyükbas hayvancilik bitiriliyor… Yapay et üretimi mi geliyor?”   “Beton ve insaata degil, topraga, tarima ve yerli üreticiye destek verin!”   “Esad yönetimine uygulanan yaptirimlar YPG’nin kontrolündeki bölgelerde geçerli olamayacak”   “Taslak Sosyal Medya Yasasi kullanicilari hedef aliyor”   DP Basin Merkezi – 01 Haziran 2022) Demokrat Parti Sözcüsü Dr. Neslihan Çevik, yaptigi haftalik basin açiklamasinda gündemi degerlendirdi.   Çevik’in yaptigi haftalik basin açiklamasi söyle:   “Büyükbas hayvancilik bitiriliyor… Yapay et üretimi mi geliyor?”   Dünyada bir süredir büyükbas hayvanciligin bitirilip ve yerine yapay yani sentetik etin getirilmesi için yogun faaliyetler yürütüldügünü görüyoruz.   Nitekim hayvancilikta pazar devi olan Hollanda büyükbas hayvanlarin çayira çikarilmasinin azot salinimi nedeni ile izne tabi tuttu. Bu karar emsal bir karar olabilir.   Su anda 80'e yakin firmanin laboratuvar ortaminda yapay et üretimi için çalisma yürüttügü biliniyor. Özellikle dünyada yasanan pandemi ve Bill Gates’in yaptigi açiklamalar dünyada yapay et tartismalarini daha da alevlendirdi.   “Yapay et üretimi, beraberinde pek çok süpheyi uyandiriyor”   Yapay et, et hayvanlardan kök hücre alinmasi ve bunlarin laboratuvarda büyütülmesi ile elde ediliyor. Laboratuvar kosullarinda üretilen yapay ette mikrobiyal riskin oldukça düsük oldugu söylenebilir. Ancak dikkat çekmek isteriz ki üretimde kullanilan kimyasal koruyucularin insan vücudunda ne türlü etkilere yol açacagini henüz bilmiyoruz.   Dolayisiyla yapay et üretimi, beraberinde pek çok süpheyi uyandiriyor. Bugüne kadar yapilan yapay et çalismalarinda hayvandan alinan hücrelere genetik müdahale yapilmiyordu. Buna karsin ilerleyen süreçte genetigi degistirilerek yapay etin daha verimli bir gidaya dönüstürülmesi söz konusu edilebilir.   Ülke olarak tarim ve hayvancilik konusunda maalesef dünyadaki teknolojik gelismeleri yeterince takip edemiyor ve dünyanin gerisinde kaliyoruz.   Demokrat Parti olarak yapay et tartismalarini kamuoyunun ve iktidarin dikkatine sunmak isteriz.  Önümüzdeki süreçte bu teknolojiler hayatimizda daha fazla yer tutacak gibi görünüyor. Yetkilileri hazirlikli olmaya çagiriyoruz.   “En öne çikan gündem maddelerinden birisi; gida krizi”   Dünya Saglik Örgütü Mayis ayinda Cenevre’de toplandi. Ana gündemlerden bir tanesi de gida kriziydi. Çok daha fazla insan yakin gelecekte bir kitlik olabilecegini konusur oldu. Bazi ülkeler buna yönelik olarak ciddi önlemler aliyor. Örnegin Çin, dünyadaki bugdayi satin aldi. Hindistan bugday ihracatini yasakladi.   “Betona, insaata degil, tarima ve yerli üreticiye destek verin”   Bir taraftan iklim degisikligi sebebi ile düsen volüm ve kalite, bir taraftan üretimin baltalanmasi ve diger taraftan tedarik zincirlerinin kirilmasiyla dünyada gida fiyatlari çok artti. Öyle ki; önümüzdeki günlerin en önemli gündem basliklarindan birisi gidadaki fiyat artislari olacak gibi görünüyor.   Peki, ülkemiz bu tartismalarin neresinde?   Demokrat Parti olarak G20 Iklim Atlasi Türkiye’de 2050 yili itibariyle kurakligi yüzde 37 artacagini öngörürken; beton ve insaata degil, topraga, tarima ve yerli üreticiye destek vermek ve ilerisi için stok yapmak gerektigini düsünüyoruz.   “Suriye’nin Kuzeydogusunda, Firat’in Dogusunda Neler Oluyor?”   Osmanli Imparatorlugu ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti birbirlerinin rakibi degildir. AKP iktidarinin Osmanlicilik sevdasi, Suriye’yi Türkiye’nin en büyük problemlerinden birisi yapti ne yazik ki.   Elimizdeki verilere göre 2011 – 2020 arasinda Suriyeliler için toplamda 71 Milyar Dolar harcama yapilmis oldugunu görüyoruz. Üstelik bu hesaba kayit disi ve ruhsatsiz çalismanin maliyeti dahil degil.   Bütün bu ekonomik yük, toplumsal huzursuzluk, milli güvenlik tehdidi yetmezmis gibi bir de Firat’in Dogusundaki yeni gelismelerle karsi karsiyayiz.   “Esad yönetimine uygulanan yaptirimlar YPG’nin kontrolündeki bölgelerde geçerli olamayacak”   Hepimizin hatirlayacagi üzere ISID’den bosalan bölgelere PYD/YPG yerlesmisti. Türkiye bugüne kadar Suriye’de alti hareket/operasyon yapti. Ancak düzenlenen operasyonlar agirlikli olarak Firat’in Batisina yöneliktir. Oysa Suriye ile olan sinirimizda en uzun alan Dogu bölgesini kapsamaktadir.  Dogu bölgesi ise agirlikli olarak PYD ve YPG kontrolündedir.   Geçtigimiz günlerde ABD Yönetimi önemli bir açiklama yapti ama kimse bunu konusmuyor. Yönetim “Firat Nehri’nin dogusunda kalan ve YPG’nin kontrolünde olan bölgelerde yatirim yapacak uluslararasi sirketleri yaptirimlardan muaf tutacagini” açikladi. Yani Esad yönetimine uygulanan yaptirimlar bu bölgede geçerli olmayacak.   Demokrat Parti olarak ABD’nin bu kararinin Türkiye Cumhuriyeti’nin çikarlarina karsi oldugu endisesini tasiyoruz. Iktidarin bu konu hakkinda acilen bir açiklama yapmasini bekliyoruz.   “Taslak Sosyal Medya Yasasi kullanicilari hedef aliyor”   TBMM’ye gelen Sosyal Medya veya Dezenformasyon ile Mücadele Yasa Teklifine baktigimiz zaman; öncelikle teklifin kapsaminin çok genis oldugunu görüyoruz.   Cumhurbaskani’nin da ifade ettigi üzere, bu yasa sadece internet gazetelerini degil, facebook ve tweeter gibi sosyal ag saglayicilarini, sosyal medya sirketlerini,  fakat en önemlisi de kullanicilari hedef aliyor.   Ek olarak, yasa teklifinin dezenformasyon bakis acisi ile objektif hukuki degerlendirmeleri ucu açik ve keyfi degerlendirmelere kaydiracagi endisesini tasiyoruz.   Örnegin, aklimiza yeni risk alanlari olarak devlet kurumlari disinda   enflasyon veya göçmenler ile ilgili veri paylasanlar    veya iktidarin hizla oy kaybedisini yayinlayan siyasi tercih arastirmalari geliyor. Buluttan nem kapmiyoruz! Nede olsa Iktidarin rakamlar konusunda dosyasi kabarik.   Iktidara, yasa ile ilgili endiselerimize cevap vermesi için iki soru iletiyoruz:   Bu yasa muhalif ve elestirel görüs ve içerikleri, 2023 seçimleri öncesi, susturmak ve hatta bastirmak için bir araç mi olacak?   Ayni sebeple, Türkiye’nin ekonomik yikimini ortaya koyan rakamlarin açiklanmasini engellemek için bir sansür araci mi olacak?   Sunu da ekleyelim; ülkemizde sosyal medya kullanicilarinin büyük bir kismini gençler ve Z Kusagi olusturuyor. Demek ki bu yeni sosyal medya yasasi özellikle gençlerimizin dünyasini etkiyecek.   Iktidara hatirlatmak isteriz; “Y kusagi develerle gelen Misirlilara bile özgürlüklerini kaptirmadi.  Z kusagi özgürlügünden hiç taviz vermez.”     Afyon HABERI