Gözden kaçırmayın

MHP’NİN AFYON’NDAKİ TOPLANTISINDA BÜYÜK COŞKUMHP’NİN AFYON’NDAKİ TOPLANTISINDA BÜYÜK COŞKU

Saadet Partisi Afyonkarahisar Il Teskilati Çay’da vatandaslarla bir araya geldi.  Çay’da esnaf ve kahvehane ziyareti gerçeklestiren Il Baskani Beytullah Karatas ve beraberindeki heyete vatandaslar yogun ilgi gösterdi. Çay’in son dönemde gittikçe göç verdigini ve bu durumdan esnaflarin ciddi anlamda olumsuz sekilde etkilendigini ifade eden Karatas Iktidarin politikalarinin gün geçtikçe vatandasi zor duruma soktugunu ve borçlanmanin gittikçe arttigini söyledi. Karatas ayrica sunlari ifade etti;  Insanimiz borçlu olmasinin yaninda ayni zamanda issiz birakilmis durumda. Üniversite mezunu gençlerimiz is bulamiyorlar.  Resmi rakamlarla gayri resmi rakamlar birbirini tutmuyor. Resmi rakam dedigim ne? Sayin Cumhurbaskanini memnun edebilmek için belli resmi müesseselerin ortaya koydugu rakamlar. Maalesef herkes görüyor, bu rakamlar kasti bir sekilde memnuniyet ifade edebilmek için üretiliyor . Ama öbür tarafta bagimsiz kurumlar gerçekleri milletimize gösterebilmek veya kendileri bunu görebilmek için çalismalar yapiyor.   Resmi rakamlara göre her 5 gençten birisi issiz. Ama fiiliyatta her 3, en fazla 4 gençten birisi issiz! Içinde yasadigimiz sartlari görmüyor degil insanimiz!  Türkiye’de 15-24 yas grubundaki 2 milyon 959 bin genç ne egitimde ne de istihdamda yer aliyor! Bu rakamlarla Avrupa ülkeleri arasinda ilk, OECD ülkeleri içinde ise ikinci sirada yer aliyoruz.  Iktidar ayni zamanda insanlari aç birakiyor. Vatandaslarimiz temel tüketim maddelerine ulasamiyorlar. Halkin %65,8’i, yani her üç kisiden ikisi temel gida ürünleri alirken zorlaniyor.  Birlesmis Milletler (BM) Dünya Gida Programi’nin küresel açlik sistemine göre; 9 Haziran 2022 tarihi itibariyla Türkiye’nin %18’i yeterli beslenemiyor. Iste bu rakamlar “yoksullugu bitirecegiz” diye yola çikan bir iktidarin, yoksullugu genis kesimlere yaydiginin açik ispatidir.    Tasima Toprakla Milletin Karni Doyar mi?  Ülkemizin ve Afyonkarahisar’imizin bereketli topraklari, çaliskan çiftçimizin elinde mahsul vermeyi beklerken iktidar, yüzünü baska ülkelere dönmüs; güya milletin derdine çare ariyor. Güney Amerika’da, Rusya’da…   Tasima suyla degirmen bile dönmezken, tasima toprakla milletin karnini doyurabilecegini sananlar; ne çiftçinin yüzünü güldürebilir ne de çarsi pazardaki fiyatlarin düsmesini saglayabilir.  Iktidar, muhalefetle ugrasip, kavga ortami olusturarak seçimi kazanmak için kirk dereden su getirecegine önünde duran enflasyon sorununu çözmeye odaklansin.  30 lirayi astigi için çiftçinin alamadigi mazotu, artan fiyatlariyla topragina dökemedigi gübreyi düsünsün. Biz bunu teklif ediyoruz.  Hakikaten düsünmek çok önemli bir sey. Istisare etmek de düsünceyi harekete geçirebilmek için çok ama çok önemli bir yaklasim!  Ama bu iktidar hiçbir konuyu müzakereye yanasmiyor.  Müzakere etmek demek; bir konuda farkli hatta birbiriyle çelisen fikirleri dinleyip sonunda makul bir karara gelebilmek demektir.  Farkli fikirleri dinlemeden dogru karari vermek mümkün degildir.  Bugünkü iktidarin en büyük zaafi iste söyledigim bu noktada dügümleniyor!    Üreteni Tüketmeyecegiz  Yönetme kabiliyetini yitiren iktidarin çiftçiye verdigi zarar yüzünden çiftçimiz her gün isyan ediyor.  “Üretirken tükeniyoruz” diyor çiftçilerimiz.   Milleti ögüten, üreticiyi tüketen, gençlerimizi sömüren bu çarki durdurmak zorundayiz.   -Biz milletimizle birlikte bu çarki kirip, yerine “insanca yasam”in mümkün oldugu adil bir düzeni insa edecegiz   -Üreteni tüketmeyecegiz. Çiftçimizin artan girdi maliyetlerine yönelik bütçe ayiracagiz.  -Yap-Islet-Devlet projelerine ve geçis garantili projelere ayrilan bütçeyi, israfa ve yolsuzluga akitilan parayi; çiftçimize verecegiz.  -Çiftçimizi kalkindirip, topraklarimizi yeniden yesertecegiz.  -Vatandasi borca esir edip, rant çevrelerinin çikarina çalisan bu düzeni degistirecegiz.  -Enflasyonu artiran sebepleri ortadan kaldirip, vatandaslarimizi temel ihtiyaçlari için bile kredi çekmeye mecbur eden bu ekonomi modelini degistirecegiz.    Devlet Bile Yil Sonunu Getiremedi, Vatandas Ay Sonunu Nasil Getirsin?  Iste bu teklif gösteriyor ki, hükümetin bütçesi kendi elleriyle meydana getirdikleri ekonomik darbogaza sadece 6 ay dayanabildi.  Su artik çok nettir: Hükümet, bu ekonomiye 1 yil bile dayanamayacak.  Ayrica devlet bile yil sonunu getiremezken, vatandas bu sartlarda ay sonunu nasil getirsin?  Bütçe hedefi sadece 6 ay içinde patlak veren bir iktidar, simdi bu milletten 5 yil daha ülkeyi yönetmek için yetki istiyor.  Sadece 1 yilda enflasyonu %20’lerden %70'lere çikaran bir iktidarin 5 yilda ülkeyi ne hale getirecegini düsünmek hiç de zor degil. Bir de bu resmi rakam! Bu rakamin gerçekte %100’lere dayandigini hepimiz biliyoruz.  Biz, milletimizin verdigi güçle bu hoyrat iktidari ülkemize daha fazla vermeden durduracak ve yanlislarini en kisa zamanda düzeltecegiz. Öngörülemezlik dönemine son verecek, yarin neye uyanacagini bilemez hale gelen insanimiza rahat bir nefes aldiracagiz.      Biz Saadet Partisi olarak, olan bitenleri gayet iyi okuyor ve akliselimle degerlendiriyoruz.  Dönen dolaplarin da kurulan tuzaklarin da farkindayiz.  Biz birilerinin cigerlerini bile biliriz, emin olun! Onlar da bizim onlari ne kadar iyi bildigimizi bilirler...  Birileri olmadik islere tevessül etseler de biz asla "helal ve dürüst siyaset" yapmaktan vazgeçmeyecegiz. Gerçekleri kimseyi rencide etmeden oldugu gibi söyleyecegiz. Ama gerçeklerden gocunan olursa onun da müsebbibi biz degiliz!  Bugüne kadar hiçbir zaman süte su katanlardan olmadik, bundan sonra da asla olmayacagiz!  Ve biz biliyoruz ki yanlis islere bulasanlar var. Fakat onlardan daha da fazla bu memleketin tertemiz evlatlari var.  Iktidarin ve yetkililerin hukuksuz talimatlarina ragmen hukukun disina çikmamak için direnen, bu keyfi yönetim anlayisina karsi devlet gelenegini unutmamis memurlarimiz, bürokratlarimiz var.     Süte Su Katmayanlarla Yolumuza Devam Edecegiz  Tam da bu sebeple tüm olumsuzluklara ragmen Türkiye’yi yeniden normallestirmeye dönük umutlarimizi hep diri tutuyoruz.  Iktidarin tüm baskilarina ragmen dürüst ve ahlakli kalmaya devam eden bürokratlara, kamu görevlilerimize özellikle tesekkür etmeyi bir borç biliyorum. Bürokratlarin da kamu görevlilerinin de hatta yeri geldiginde iktidar mensuplari arasinda bile bu gerçekleri görenler var. Sesleri yüksek çikmiyor, ayri konu. Tasfiye ediliyorlar; o da gözlerimizin önünde cereyan ediyor.  Bunca olumsuzluga ragmen hala umut varsa, bu umudu ayakta tutan ve ülkemizin daha fazla batakliga düsmesine engel olan sizlersiniz.   Bizler süte su katmayanlarla yeni dönemde yolumuza devam edecek, bu ülke için hep birlikte güzel, dogru ve iyi isler yapacagiz.  Yozlastirilan bütün kurumlarimizi derleyip toparlayacak, artik adeta kurumsallasan yolsuzluklara son verecek, kroniklesen problemlerimize hizli ve kalici çözümler üretecegiz.  Afyon HABERI